Haber: Meltem UygunLeon: The Professianel, Luca Besson tarafından yazılan ve yönetilen, 1994 yılı Fransız yapımı bir dram filmidir. Mathilda 12 yaşında, New York'ta yaşayan, sevgisiz büyüyen ve ailesinden sürekli şiddet gören bir kızdır. Leon ise ABD'ye sığınmış bir Avrupalı göçmendir, katı kuralları olan, sert ve tam anlamıyla profesyonel bir tetikçidir. Mathilda, çalınan uyuşturucu yüzünden tüm …
Haber: Meltem Uygun
Leon: The Professianel, Luca Besson tarafından yazılan ve yönetilen, 1994 yılı Fransız yapımı bir dram filmidir. Mathilda 12 yaşında, New York’ta yaşayan, sevgisiz büyüyen ve ailesinden sürekli şiddet gören bir kızdır. Leon ise ABD’ye sığınmış bir Avrupalı göçmendir, katı kuralları olan, sert ve tam anlamıyla profesyonel bir tetikçidir. Mathilda, çalınan uyuşturucu yüzünden tüm ailesi katledilirken şans eseri kurtulur ve Leon’un evine sığınır. İkisi de hiç alışık olmadıkları bir dünyaya kapı açmalarıyla beraber yaşamları da sonsuza dek değişecektir.

Bensson bu filmde, çatışma ve karşıtlıkların optimal dengesini bulmuş gibidir. Askılı pantolonu, uzun pardösüsü ve yuvarlak gözlükleri ile akıllara kazınan ikonik bir karakter olmuştur. Leon’un masumiyet timsali bembeyaz süt içmesi, jilet gibi kıyafetlerle koltukta uyuması, sinemada tek başına müzikal izlemesi ve çiçeğe olan düşkünlüğü; Mathilda’nın saç kesim şekli, giyimiyle yetişkinlere özenmesi ve sigara içmesi, iki karşıtlığın karakter düzleminde sağlam bir zemine oturtulduğunu görmekteyiz. Oldukları kişiliği yansıtmayan, içlerinde bambaşka bir dış görünüşe sahip olan iki karakter, seyirciye sunulmuş. Tasvir edilmek istenen, Leon’un çocuk ruhuna sahip bir yetişkin ve Mathilda’nın yetişkin kılığında bir çocuk oluşudur.

Leon, yalnız ama güçlü bir anti-kahraman olmasının yanında çekingen, sevgiye muhtaç bir karakterdir. Mathilda ise Leon gibi sevgiye olan açlığı yanında neşeli, cesur, korkusuz bir yapıya sahiptir. Mathilda’nın sevgi görmemiş bir kız olarak Leon’un ona iyi davranmasının karşısında duyduğu şey, şükran ve minnet duygusundan kaynaklanan masum bir sevgidir. Buna karşılık Leon ise, Mathilda sayesinde yaşama yeniden dahil olmuştur. Dostluğu, sevgiyi ve bağı tekrar hatırlamıştır.

Mathilda’nın sigarayla büyümeye çalıştığı ya da Leon’un bir bardak sütle çocukluğuna dönebilme istenci karşısında, ikisinin de maskeleri buharlaştı. Bize sevginin aslında abartılı gösteriler yerine dupduru zeminde yeşerdiğini kanıtladı. Onlar sevgi sayesinde büründükleri kişilikten uzaklaşarak içlerinde hep olmak istedikleri karakterleri göz önüne serdiler.