Join the Club

Get the best of Editoria delivered to your inbox weekly

Plov: ‘Şahın Tiyatrosu’ bittiğinde ismimiz yoktu.

röportaj: Sinem Bakış1. Sizleri tanımak adına, kuruluş öykünüzden ve ekibinizden kısaca bahsetmeniz mümkün müdür? Uğur Seyfi: 2016 yılında Cem Bingül ile tanıştık. Cem ile birlikte  onlarca kayıt, prova ve konser deneyimimiz oldu. 2019 yılında yeni bir oluşuma girme ihtiyacı hissettik. Bu dönemde Buğra Kocadere ile yollarımız kesişti. O günden beri üçümüz birlikte müzik yapmaya devam ediyoruz.  2. “Plov” …

röportaj: Sinem Bakış

1. Sizleri tanımak adına, kuruluş öykünüzden ve ekibinizden kısaca bahsetmeniz mümkün müdür? 

Uğur Seyfi: 2016 yılında Cem Bingül ile tanıştık. Cem ile birlikte  onlarca kayıt, prova ve konser deneyimimiz oldu. 2019 yılında yeni bir oluşuma girme ihtiyacı hissettik. Bu dönemde Buğra Kocadere ile yollarımız kesişti. O günden beri üçümüz birlikte müzik yapmaya devam ediyoruz.  

2. “Plov” ismini tercih etmenizin özel bir sebebi var mıdır? Neden Plov? 

Uğur Seyfi: Sovyet Rusya’sında ‘parlak ve aydınlık anlamında kullanılıyormuş. Kelimenin fonetiği hoşumuza gittiği için Plov ismiyle müzik yapmak istedik. Orta Asya ülkelerinde ise pilav demekmiş, sonradan öğrendik. (gülüyor) 

Buğra Kocadere: Alsancak’ta bir akşam vakit geçirirken Uğur ortaya atmıştı. O an karar vermiştik. Hem kısa hem de yormayan bir isimdi. (gülüyor) 

Cem Bingül: ‘Şahın Tiyatrosu’ bittiğinde ismimiz yoktu. (gülüyor) 

3. “Plov” pandemi esnasında hayatımıza girdi. Pandemi sizi üretme açısından olumlu yönde etkiledi diyebilir miyiz? 

Cem Bingül: Öncelikli hedefimiz şarkı üretmekti. Pandemiyle birlikte ortaya çıkmamız tesadüf sayılabilir. 

Buğra Kocadere: Her gün minimum 3 saatimin gitar ile geçtiği bir dönemdi. Enstrüman hakimiyetim, hissiyatım, yaratıcılığım en çok bu dönemde gelişti. Grup arkadaşlarım da aynı şekilde müziğe yoğunlaşma fırsatı buldu. O dönemden beri kendimize yaptığımız yatırımlar sayesinde şarkılarımızın kalitesinde artışlar oldu. 

4. Müziğinizde idol aldığınız, sizde iz bırakan bir isim var mı? 

Uğur Seyfi: Bir çok isim var. John Lennon birinci sırada tabii. 

Buğra Kocadere: İdol müzisyenim David Gilmour. 

Cem Bingül: Müziğimizi en çok etkileyen isimler var. Flört, Beatles, Feridun Düzağaç, Peyk…  

5. Sanatçı olarak “başarı”yı nasıl tanımlarsınız? Plov’u hangi başarı tatmin eder? 

Uğur Seyfi: Rock n roll’un rakamlarla ifade edilmesi hiç hoşuma gitmiyor. Benim için başarı, kaliteli ve güzel bir şarkı yaptığımıza inanıp bunun dinleyiciye geçmesidir. İster yüz binler dinlesin, ister 100 kişi… Rakamlar önemsiz. Herhangi bir kişinin şarkımızı beğenmesi bile bizi mutlu ediyor. 

Buğra Kocadere: Kendi yaptığımız işten tatmin olmamız bir başarıdır. Bunu topluma iletebilmek ve toplum ufkunu genişletebilmek başarının ikinci adımıdır. Maalesef günümüzde şişirilmiş dinlenmeler çok fazla, farkına varmak lazım. Organik dinlenmemiz bizim için ayrı bir başarı.  2022 yılının en çok dinlenen şarkılarını duyduğumda şaşırdım. Dinlenmeler organik, gerçek ise durum daha da vahim… Bu müziklerin topluma fayda kattığına şüpheliyim. 

6. Her parçanız önemli ve değerli. Peki “göz bebeğim” diyebileceğiniz en önemli parçanızı sorsak? 

Cem Bingül: ‘Şahın Tiyatrosu’ diyebilirim. 

Uğur Seyfi: En özel diyemem ama ‘Şahın Tiyatrosu’ daha yakın bana. İlk şarkımız olduğu için olabilir belki. 

Buğra Kocadere: Benden izler taşıdığı için ‘Hatıra’… Şarkının gitar ağırlıklı olması tabii… 

7. Son çıkan parçanızın ismi “Ankara”. Ankara’nın sizdeki yerini sorsak, neler söylemek istersiniz? 

Buğra Kocadere: ‘Ankara’ çalarken ve dinlerken çok keyif aldığım bir şarkı. Melodisi çok güçlü ve akılda kalıcı. Şarkı Ankara’ya beslediğim sempatimi pekiştirdi. (gülüyor) 

Uğur Seyfi: Sevdiğim ve yaşamak istediğim bir şehir. Zaman buldukça gitmeye çalışıyorum hep. Şarkının Ankara ile ilgili olması güzel bir tesadüf oldu.  

8. Her şarkınız farklı ve yoruma açık anlamlar barındırıyor. Sizin sanatınızı ve sözlerinizi neler beslemektedir? 

Uğur Seyfi: Her şarkımızın farklı bir hikayesi var. İçimizde derin izler bırakan olayları  yazıyoruz. Hayatlarımızı olduğu gibi yaşıyoruz.  Hayatın içindeki garibanlık, gecekondu, ölüm, eşitsizlik, mültecilik, insan hakları gibi bir sürü gerçekten etkileniyoruz. Magazinsel ve popülist şeyler yazmaya elimiz gitmiyor. İnsanlara dokunan işler bırakmak istiyoruz her yeni çalışmamızda.  

Cem Bingül: Yaşadıklarımız ve gördüklerimiz var. Çoğu müzisyen gibi biz de gözlemlerimizi müziğimize yansıtıyoruz. 

9. Plov grubunu ilerleyen zamanlarda hangi projeleri ile göreceğiz? 

Yakınlarda dinleyiciyi bir albüm bekliyor mu? 

Cem Bingül: Her an her şey olabilir. Şarkılarımızı bittiği gibi yayınlıyoruz zaten. 

Uğur Seyfi: Kaydedip yayınlamak istediğimiz bir kaç şarkımız daha var. Sonrasında teklilerimizi albüm formatında (plak veya cd) yayınlamayı düşünüyoruz. 

 Buğra Kocadere: Evet, yayınladığımız şarkıları albümleştirmeyi istiyoruz. Böyle bir düşüncemiz var.  

Bültenimize Katılın

Bu yazıyı beğendiniz mi? Aylık bültenimize bayılacaksınız.

Sanat Duvarı

Sanat Duvarı

Yorumlar

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir