Join the Club

Get the best of Editoria delivered to your inbox weekly

Dünya İle Yaralı Kadın: Nilgün Marmara

yazı: Şevval ÖzbekNilgün Marmara Kimdir? Kendi gibi döneminde keşfedilmemiş ve anlaşılmamış şiirlerin sahibi Nilgün Marmara, balkan göçmeni ve marksist bir ailenin iki kızından biridir. Modada doğan ve büyüyen Marmara, lise yıllarını Kadıköy’de geçirdi. İlk olarak İstanbul Üniversitesi’nde Edebiyat Bölümü’nde okuyan Nilgün Marmara sonrasında bu eğitimini siyasi sebeplerden dolayı yarım bıraktı ve Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili …

yazı: Şevval Özbek

Nilgün Marmara Kimdir?

Kendi gibi döneminde keşfedilmemiş ve anlaşılmamış şiirlerin sahibi Nilgün Marmara, balkan göçmeni ve marksist bir ailenin iki kızından biridir. Modada doğan ve büyüyen Marmara, lise yıllarını Kadıköy’de geçirdi. İlk olarak İstanbul Üniversitesi’nde Edebiyat Bölümü’nde okuyan Nilgün Marmara sonrasında bu eğitimini siyasi sebeplerden dolayı yarım bıraktı ve Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümünde üniversite eğitimini tamamladı. Boğaziçi Üniversitesi’nde derslere girmek yerine umutsuzlar merdiveni dediği merdivende çokça vakit geçirdi ve kendisi gibi kırılgan şiirlerini yazmaya okul yıllarında başladı ama bu durumu herkesten gizledi.

Edebiyatçılar Nilgün Marmara’nın hayatının Boğaziçi Üniversitesi’nde yazdığı tez ile büyük oranda etkilendiği ve değiştiği konusunda hemfikirdir çünkü Slyvia Plath ile hem sanat hem hayat anlayışları benzerdir ve maalesef ki sonları da bir olmuştur. Üniversite hayatından sonra turizmden konsolosluğa pek çok işte çalıştı.

1982 yılında Kağan Önal ile evlendi ve evlerinde döneminin Cemal Süreya, Ece Ayhan, Edip Cansever, Tomris Uyar, İlhan Berk, Küçük İskender, Cezmi Ersöz, Orhan Alkaya gibi pek çok yazar, şair ve aydınını ağırladılar. Sonrasında Kağan Önal’ın işi için Libya’ya gittiler ve Nilgün Marmara için zorlu bir süreç başladı. Libya’da yalnızlığı ve mutsuzluğu ile bir arada kalan Marmara’nın psikolojisi gittikçe kötüleşti. Türkiye’ye döndükten sonra psikolojik tedavi alan Nilgün Marmara için doktor, Kağan Önal’a Nilgün Marmara’nın zeki ve kültürlü olduğu için en zor vakalardan olduğunu söyledi. Doktor ilerleyen süreçlerde Nilgün Marmara’ya okumayı ve yazmayı kesmesini söyledi ama Marmara bunu dikkate almadı ve devam etti. 

“Hayatın neresinden dönülse kârdır.” diyen Nilgün Marmara, 13 Ekim 1987’de henüz 29 yaşındayken yakın çevresi için bir mektup yazdı ve sonrasında kendisini evlerinin camından atarak intihar etti. Ölmeden önce yakınlarına bıraktığı mektup intiharından 30 sene sonra bulundu ve mektubunda kimseyi suçlamasa da eşi Kağan Önal için “Yabancıların en yakınıydın.” demiştir. 

Biliyorum, bir gün dayanamayacak küçük kalbim; arkamı dönüp inandığım ve güvendiğim her şeye veda edeceğim. 

Son mektubu;

13 Ekim 1987 Salı

Sevgilim
Her gün kötücül bir düşü kurmak ve onu taşımak artık kılgıyı gerektiriyor. Sana böyle bir yük bırakmak istemezdim ama sen akıllı ve güçlüsün, çabuk unutursun.

Bu durumdan kimse kimseyi ya da kendini suçlu, sorumlu saymasın, çünkü suç yok. Yalnızca ırmağın akışına bir müdahele söz konusu!

Her anın niye’sini sorgulayan bir varlığın saygısızlığını yok etmek için kararlaştırılmış bir eylem bu! Çocukluğun kendini saf bir akışına bırakması ne güzeldi. Yiten bu işte! Bu tükenişle hiçbir yeni yaşama başlanamaz, bu nedenle tüm sevdiklerime elveda diyorum. Ben’i bağışlayın! Bunu en çok annemden, babamdan ve Kağan senden diliyorum. Dostlarımdan da!
Nilgün Marmara Önal
Seni hep sevdim Kağan!
Hoşçakalın!

1 Cenaze töreni istemiyorum, mümkünse yakınız lütfen!
2 Kuşlar ölünceye kadar iyi bakınız onlara.
3 Sahneden çekilirken yaşamıma karışmış herkesi selamlıyorum.
4 Kağan arzu ederse ileride, daktiloya çekilmiş şiirleri bastırabilirsin. 

İntiharından sonra şair dostları da çok üzüldü ve onun hakkında pek çok şey dediler. 

“Bu dünyayı başka bir dünyanın bekleme odası olarak görüyordu.”

-Cemal Süreya 

“Dünya ile yaralıydı.”

-Haydar Ergülen

“Umutsuzlar merdiveninde bir garip kuştu.”

-Ece Ayhan

Ayrıca Ece Ayhan sadece bu sözleri ile kalmayıp Nilgün Marmara için “Meçhul Öğrenci Anıtı” diye bir şiir yazmıştır. 

Buraya bakın, burada, bu kara mermerin altında

Bir teneffüs daha yaşasaydı,

Tabiattan tahtaya kalkacak bir çocuk gömülüdür

Devlet dersinde öldürülmüştür.

Aldırma 128! İntiharın parasız yatılı küçük zabit okullarında

Her çocuğun kalbinde kendinden büyük bir çocuk vardır

Bütün sınıf sana çocuk bayramlarında zarfsız kuşlar gönderecek

Bültenimize Katılın

Bu yazıyı beğendiniz mi? Aylık bültenimize bayılacaksınız.

Sanat Duvarı

Sanat Duvarı

Yorumlar

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir