Modern Zamanda Geleneksel Liderlik

yazı: Aleyna Tavlı

Çağı Yakalayamanlar

Geleneksel liderlik yaklaşımları kendi arasında kollara ayrılsa da hepsinin ortak noktasına otoritenin belirginliğini koyabiliriz sanırım. Otoriteyi ve gücünü en ortaya koyan liderlik tipi ise Otokratik Liderlik tipidir şüphesiz ve ayrıca yetenek katili olarak adlandırabileceğimiz de bir liderlik tipidir.

Astına güvenmediği için bütün inisiyatifi elinde tutan, astının kendi bakış açısını ve bilgilerini paylaşması için ona özgürlük tanımayan otokratik liderler kendi bildikleri ve uzun zamandır süregelen kalıplaşmış düşünce kalıpları çerçevesinde hareket eder, astlarının da bu şekilde hareket etmesini beklerler.

Eski düşünce kalıplarıyla oluşturulmuş ve aslında hiç oluşturulmaması gereken otokratik liderliği günümüzde de hala duymakta ve görmekteyiz. Dijitalleşmenin tavan yaptığı, her şeyin herkesin elinin altında olduğu bir çağda olmamıza rağmen belki de bu tarz liderler sosyal medyada ya da anlatılan bir hikayede kendine rastladıklarında durumun farkına bile varmıyorlar. Düz mantıkla ilerleyen hayata bakışlarını işlerine de adapte ederek sabitleşmiş, kalıplaşmış hatta yozlaşmış insanlar olarak çevrelerini de zehirliyor.

Bir birey olarak sorumluluklarımız tabii ki çoğunlukla kendimizi alakadar etse de özellikle yönetici konumunda olan bireylerin toplumsal bir varlık olduğunu hatırlamak en büyük sorumluluğudur. Otokratik liderlerin tutundukları değerleri mi yoksa kendini geliştiren bireyler karşısında korumaya çalıştıkları koltukları mı insan bunu da düşünmüyor değil.

Sık sık duyduğumuz orta zekalı fakat deneyim sahibi yöneticilerin hikayeleri umarım bize de ders olur ve hem çağın hem de insan olabilmenin gerisinde kalmayız. Değişimin ve gelişimin önünde engel olan kafa yapısını değiştirmeyen liderler önce ekibini sonra da işyerini zehirler maalesef.