Yazı: Melisa Güller Dünyanın en ünlü romanları arasında yer alan “Şeker Portakalı”, orijinal ismiyle “Meu Pe de Laranja Lima” yazar Jose Mauro de Vasconcelos’in kendi yaşamından da ilham alarak yazdığı bir klasik; adı çoğu zaman “yasak” kelimesi ile de anılıyor. Peki Şeker Portakalı neyi anlatıyor ve anlattıklarında yasaklanmaya değecek ne var?İlk yayınlandığı zaman olan 1968’den günümüze …
Yazı: Melisa Güller
Dünyanın en ünlü romanları arasında yer alan “Şeker Portakalı”, orijinal ismiyle “Meu Pe de Laranja Lima” yazar Jose Mauro de Vasconcelos’in kendi yaşamından da ilham alarak yazdığı bir klasik; adı çoğu zaman “yasak” kelimesi ile de anılıyor. Peki Şeker Portakalı neyi anlatıyor ve anlattıklarında yasaklanmaya değecek ne var?
İlk yayınlandığı zaman olan 1968’den günümüze kadar gelen süreçte film adaptasyonu yapılmış ve Türkiye’de 100 temel eser arasında yer edinmiş Şeker Portakalı, çocuk kitabı olarak sınıflandırılsa dahi, sadece çocuklara değil yetişkinlere de hitap eden bir eser. Kitapta 5 yaşındaki Zeze’nin disfanksiyonal ailesi ile yaşadıklarını okuyoruz; kendisi şakalar yapmayı seven, normal bir çocuk ancak sürekli şiddet görüyor. Ana karakterimiz Zeze’nin ailesi yoksulluk çeken, kalabalık ve genel olarak mutsuz bir aile. Evin en küçüğü Zeze de yetişkinlerin mutsuzluklarından payını alıyor.
Yalın bir dille yazılmış ve oldukça akıcı olan Şeker Portakalı ilk yayınladığı zamanlarda Brezilya’daki ortaokul öğrencilerinin edebiyat dersi için kullanılmış. Kitabı okuduğumuzda, dersler için neden kullanıldığını çok iyi anlayabiliyoruz; çok başarılı bir eser Şeker Portakalı. Tartışmalar da bu noktada başlıyor; aileler okullarda çocuklarına Şeker Portakalı gibi bir eserin okutulmasından rahatsızlık duyuyorlar. Rahatsızlık nedeni olarak da kitapta geçen birkaç argo kelime ve küfüleri gösteriyorlar; ki doğrudur, Şeker Portakalı’nda birkaç yerde karakter ağızlarını bozarlar.
Başka bir rahatsızlık nedeni de bazı insanların Şeker Portakalı’nı kendi ‘örf ve adetleri’ne uygun bulmamaları. Burda örf ve adetten kasıt nedir buna bakmak gerekiyor tabii. Mesela kitabın bir bölümünde Zeze bir şarkı söylüyor ve şarkının sözleri şu şekilde;

“Çırılçıplak bir kadın isterdim
Gece ay ışığında”
Tabii Zeze 5 yaşında bir karakter olarak, sözlerin ne anlama geldiğini düşünmeden söylüyor bu şarkıyı; ancak bazı veliler bu cümlelerden rahatsızlık duyup kitabın okutulmaması gerektiği kanaatine varmış durumdalar.
Herhangi bir kitap,film, dizi ya da medya aracının ‘yasaklanması’ ya da sansüre uygulanması kesinlikle desteklenilesi şeyler değil diye düşünüyorum ancak bunun yanında işlediği ağır konulardan dolayı çocukların okumasının üzerlerinde psikolojik olarak iyi olmayan bir etki yaratabileceği ihtimali de var tabii. Benim 11-12 yaşlarında okuduğum ve çok etkilendiğim bu nadide eseri, kendi çocuğum olsa ona da okuturum o yaşlarda diye düşünüyorum.
“Daha çok anlat” dedim.
“Hoşuna gidiyor mu?”
“Çok. Elimden gelse seninle sekiz yüz elli iki bin kilometre hiç durmadan konuşurdum.”
“Bu kadar yola nasıl benzin yetiştiririz?”
“Gider gibi yaparız.”