Join the Club

Get the best of Editoria delivered to your inbox weekly

Küçük Yıldız: Ukulele

yazı: Gamze Yılmaz Müzik yüzyıllardır insan ruhunu besleyen temel şeylerdendir. Kimi zamandertlerimizle duygudaşlık kurar kimi zaman eğlencelerimize ortak olur müzikler. Buoluşumu sağlayan birçok enstrüman mevcuttur; flütten mızıkaya, gitardan davula,saksafondan piyanoya satırlarca sıralayabiliriz. Belki de aralarında gençlerin enilgisini çeken , çalmayı öğrenmesi en kolay ama aynı zamanda birçok şarkının dauyarlanabileceği, en eğlencelisi ukuleledir.Ukulele Portekiz'de rajao ve …

yazı: Gamze Yılmaz

Müzik yüzyıllardır insan ruhunu besleyen temel şeylerdendir. Kimi zaman
dertlerimizle duygudaşlık kurar kimi zaman eğlencelerimize ortak olur müzikler. Bu
oluşumu sağlayan birçok enstrüman mevcuttur; flütten mızıkaya, gitardan davula,
saksafondan piyanoya satırlarca sıralayabiliriz. Belki de aralarında gençlerin en
ilgisini çeken , çalmayı öğrenmesi en kolay ama aynı zamanda birçok şarkının da
uyarlanabileceği, en eğlencelisi ukuleledir.


Ukulele Portekiz’de rajao ve cavaquinho adlı çalgıların geliştirilmesiyle ortaya
çıkmıştır. Portekiz’in Madeira adalarından Hawaii’ye gelen göçmenler tarafından da
geliştirildiği söylenir. Birden çok kelime anlamı vardır; dünya çapında en yaygın
olanı enstürmanın klavyesinde parmakların hızlı hareket ettiğinden dolayı zıplayan
pireyken başka bir hikayeye göre de bu çalgı göçmenler tarafından Hawaii
kraliçesine hediye edilmiş ve ”uku” hediye ”lele” yeni anlamıyla yeni gelen hediye
sıfatını almıştır.


Ukulele telli çalgılar ailesine attir. Dört teli bulunur. Telleri naylon veya kirişten
üretilir. Cavaquino’nun tellerinin çelik oluşu bu iki enstrümanın farklılaşıp geliştiği
temel özelliklerden diyebiliriz. Ukulelenin farklı boyutlarda da çeşitleri vardır;
soprano, konser, tenor, boriton olmak üzere dört çeşittir. Soprano 53 cm, konser 58
cm, tenor 66 cm, bariton 76 cm olup en çok tercih edileni sopranodur. Soprano 15
perdeli geleneksel ukele tınılarını alabileceğimiz minicik bir çalgıdır. Kimilerimiz
tarafından oyuncağa benzetilse de verdiği huzur ve neşe dinlemeye değer. Gerek
kavrayış biçimi gerek diğer boyutlarına göre ucuzluğu ve öğreniminin kolay olması
bu çalgının tercih edilirliğini arttırıyor. Konser ise 20 perdeye kadar çıkabiliyor,
tınıları sopranoya kıyasla daha toktur. Tel uzunluğu ve gövdenin hacmi arttıkça
çıkan sesin kalınlaştığını söyleyebiliriz.


Enstrümanların tarihsel gelişimi çoğumuz için etkileyici hikayeler olmuş ve
çalgıların nesilden nesile aktarılması bir nevi yadigarlarımızdır aslında. Birbirini
destekleyen, dinleyen insanlar bu oluşumu sağlayan yapı taşlarındandır.


Ukulelenin dünyaya açılması da öncelikle Hawaii kralı Kalakava’nın ukuleleyi son
derece sevmesi ve kraliyet buluşmalarından başlanarak özellikle de Hawaii’nin
1959’da ABD’ye bağlanmasıyla diğer milletlere yayılmıştır. Hawaii’den Kuzey
Amerika’ya oradan da Avrupa’ya geçmiştir. Ukuleleye popülarite kazandıran ilk
sanatçılardan biri hepimizin bildiği üzere İngiliz aktör George Formby, 1940’lı
dönemde filmlerinde ukulele çalarak neşeli sahneler sundu bizlere. 1959’da ise
akıllara ilk gelen isim Billy Wilder’ın Some Like It Hot filmiyle Marilyn Monroe
oluyor. Koroda ukulele sanatçısını canlandıran Marilyn Monroe hem kendi
ihtişamıyla hem de ukulelenin eğlencesiyle içimizi sıcacık yapıyor ve insanların
enstrümana olan ilgisini kazandırıyor. 1993’e geldiğimizde Hawaii’li müzisyen
Israel Kamakawiwo’ole herkesin yazları yürürken mırılandığı, sözlerini bilmese bile
melodisini hemen hatırladığı ”Somewhere Over the Rainbow” ve ”What a Wonderful
World” şarkılarıyla tanınır hale gelmiştir. Günümüze ise ukulelede gelenekselliği
bozarak sadece hoş tınılı şarkılar çalınmayacağını, çığır açarak başka seviyelere de
taşıyan müzisyenler vardır; Jake Shimabukuro, James Hill, Eddie Vedder… Eddie
Vedder bir albümü sadece ukuleleyle kaydetmiştir. Billie Eilish dahi bir röportajda
ilk bestelerini ukuleleyle yaptığını söylemiştir.


Son olarak genellikle 17-19 Eylül tarihlerinde İzmir’de ukulele kampının
gerçekleştirildiğini bilgilendirmiş olup bu çalgının insana değişik türden keyifli bir
şifa aracı olduğunu söyleyelim. Çalmayı öğrenmek isteyenler için bolca kurs
bulunurken Youtube üzerinden de birçok ders alınabilir.

Bültenimize Katılın

Bu yazıyı beğendiniz mi? Aylık bültenimize bayılacaksınız.

Sanat Duvarı

Sanat Duvarı

Yorumlar

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir